Tanışma ve çıkma aşamasından evlilik teklifi aşamasına ilişkilerin başlangıcı

Bu makalede kadın ve erkek arasında evliliğe giden ilk adımdan yani tanışma ve çıkma aşamasından evlilik teklifi aşamasına kadar olan ilişki boyutunu anlatacağım. İlk teklif yani çıkma teklifi nasıl yapılır. Teklif öncesi yapmanız gereken bir şeyler var mı? Teklifinizi nasıl planlayacaksınız? Kadının ilk teklifi getirmesi nasıl karşılanır? Çekingenlik sorununu nasıl aşarsınız? Unutmayın, kendi hemcinsleriyle arkadaş olmayı beceremeyen karşı cinsle çıkmayı ve doğru dürüst bir ilişkiyi sürdürmeyi de başaramayacaktır.

Tanışma ve Çıkma

İyi bir evlilik için en önemli ilk adım doğru insanı bulmaktır. Doğru insanı bulmak için önce ne aradığınızı bilmelisiniz. Bunu da ancak kendinizi tanıyarak bilebilirsiniz. Kimi zaman kendinizi tanımak için karşı cinsle kurduğunuz arkadaşlıklar çok faydalı olabilir.

Erkek ve kadınlar birçok farklı nedenle çıkarlar: Arkadaşlık, eğlence, seks, sosyal etkileşim vs. Fakat en nihayetinde çıkma bir şekilde sonlanır, o da evliliktir. Devlet Nüfus İdaresinin istatistiklerine göre 2003 yılı boyunca 540 bin ve 2004 yılı boyunca 680 bin evlilik bin evlilik gerçekleşmiş Türkiye'de. Aynı yıllarda gerçekleşen boşanmaların ise yaklaşık 70 bin. Ayrıca gerçekleşen evliliklerde eşlerin medeni durumuna bakıldığında evlenen çiftlerin bir kısmının daha önce bir evlilik geçirmiş oldukları görülüyor. Bu istatistikler kadın ve erkeklerin çoğunun evli olmayı tercih ettiklerini gösteriyor. Hatta başından bir evlilik geçen ve bir nedenle bu evliliği sonlanan kişilerin de birçoğu yeniden evlenmeyi tercih ediyorlar. Acaba nüfusun ne kadarı hayatları boyunca hiç evlenmiyor Türkiye'de buna ait bir istatistik bilmemekle birlikte, 2000 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan nüfus sayımı Amerikalıların %90-95'inin en nihayetinde evlendiklerini gösteriyor. Boşanma oranlarının bizden çok olduğu bir ülkede bile böyle ise, bu oran Türkiye'de daha yüksek olması beklenir. Üstelik ülkemizde aslında bir evliliği yürütemeyecek durumda olan ciddi sağlık sorunları olan gençlerin bile evlenirse iyileşir düşüncesiyle evlendirildiklerini biliyoruz. Bu istatistikler arkadaş bulma sitelerinde bulunma sebebi olarak ne söylerse söylesinler ya da gençlik yıllarında ne tür ilişkiler yaşarsa yaşasınlar insanların çoğunun eninde sonunda kendilerine uygun bir eş bulduklarında evlenmeyi düşünüyorlar.

Henüz evlenme olgunluğuna erişilmeyen gençlik yıllarında karşı cinsle çıkmanın en önemli gerekçeleri karşı cinsi yakından tanımak ve hoşça vakit geçirmektir. Yaş ilerledikçe daha derin bağlar kurma ve yakınlık ihtiyacı aramaya başlarız. Bu yaşlarda çıkma daha karmaşık beceriler gerektirir, iletişim becerileri, problem çözme becerileri gibi. Çıkma eyleminin en sonunda sürekli bir arada olmak isteği ortaya çıkar ve bunun sözlenme ve evlilik adımları takip eder. Çıkma ya da evlenme son tahlilde başka bir insan tarafından sevilme ve bakılma arayışıdır.

Bağlılık ve özgürlük

Erkek ve kadın birbirinden şikayetçi günümüzde. Erkekler ve diğer sürüngenler diye kitap bile yazıldı. Yeni kuşak eşit ilişkiler istediğini söylüyor. Kadınlar aradıkları gibi erkek bulamamaktan şikayetçiler, erkekler de farklı bir durumda değil. Yanlız yaşayan bir kadın istediği zaman eve girip çıkmanın, istemediği zaman yatağını dağınık bırakabilmenin yani kısaca özgürlüğün tadını çıkardığını söylüyor. Kadın ve erkek hangi ölçüde nereye kadar birbirlerini özgür bırakarak ama gene de birlikte yaşamalılar. Yakın ilişkilerde ne oluyor ki, kadın ve erkekler ilişkileri hayatlarını yaşamanın önünde bir engel olarak görüyorlar?

Kadın ve erkekler bağlanmaktan korkar oldular. Bunun sebebleri arasında modern toplumda aşırı bireyselleşme ve hayattan çok fazla şey bekleme ve bu beklentilerden bir başka adam veya kadın uğruna vazgeçmekte zorlukları sayabiliriz. Bunlarla birlikte belki de en önemli nedeni dikkatsizce başlanan birçok ilişkinin aşka rağmen sonlanmasının getirdiği hayal kırıklıklarıdır. Bütün bunların sonucu olarak bağlanamama da ilişkilerin önünde bir engel teşkil eder oldu.

Yakın ilişkileri hayal kırıklığı yaratan, hayatı yaşamanın ve özgürlüğün önünde bir engel olarak deneyimlememek için ilişkinin ilk gününden itibaren dikkat edilmesi gereken noktaları bilmekte fayda var.

Birini bulmak

Herkes birini sevmek ve aşık olmak ister ama herkes sevilmeye hazır mıdır? Ya da herkes biriyle çıkmaya ya da yakın arkadaş olmaya hazır mıdır? Eğer bu sorulara cevap verirken kendinizden emin değilseniz o zaman cevaplamanız gereken bazı sorular daha var. Kendinize bir arkadaş bulma şansını arttırmak için ne yapıyorsunuz? İnsanlarla tanışmanın geleneksel yada alışılageldik birçok yolu olduğu gibi internetin hayatımıza girmesiyle online (çevrimiçi) birçok yolu da mevcut. İkinci bir soru iyi bir eş/arkadaş olmak için kendinizi hazırlıyor musunuz? Biriyle görüşmeye başladığınızda kendiniz, ilgileriniz ya da daha genel politika ya da dünya meseleleri ile ilgili olarak konuşmaya hazır olmalısınız. Üçüncü olarak kendinize yeterince güveniniz var mı? Bu üç mesele için kendinize zaman ayırmalı ve kendinizi geliştirmelisiniz. Bunu yaparsanız daha başarılı bir birlikteliğiniz olacaktır.

Biriyle çıkmak/zaman geçirmek bir beceridir, pratik yapmak, kendine güveni geliştirmek ve daha iyi bir insan olmak için çaba harcamak gerekir. Kişiliğinizin güçlü yanları nelerdir? Bu güçlü yanlarınızı iyi bir ilişki kurmak için nasıl kullanabilirsiniz? Sizinkine benzer değer yargıları olan insanlarla nasıl karşılaşabilirsiniz? Bu soruların cevaplarını bir liste olarak yazmanızda fayda var. Yazmak düşünmeyi ve çözüm bulmayı kolaylaştıracaktır. Hatta kendinizi geliştirme aşamasında bir günlük tutmanızda da fayda olacaktır.

Çıkma/arkadaşlık teklif etmek kendine güven gerektirir. Sözlü olarak ya da beden dilimizle nasıl iletişim kurduğumuz başarımızı belirleyen ana faktördür. Eğer şimdiye kadar iletişim kurarken karşınızdakine nasıl mesajlar verdiğinizi incelemediyseniz bunu yapmanızda fayda var. Örneğin doğrudan göz teması kurmanız, güçlü bir ses tonuyla konuşmanız, dik durmanız karşınızdakine kendine güvenen birisi olduğunuz mesajını verecektir.

Eğer ben iyi bir arkadaşı nerede bulabilirim diye soruyorsanız, bunun cevabı her hangi bir yerde olabileceğidir. Alışveriş merkezinde, sinema salonunda, otobüs durağında, kafede ya da herhangi bir yerde. Yapmanız gereken insanlarla yanlızca karşılaşmaya değil konuşmaya da hazır olmanızdır. Kulağınızda mp3 çalarınız, başınız bir gazeteye gömülü ise çevrenizde olup bitenleri göremezsiniz, başınızı kaldırın ve çevrenize bakın. İnsanlarla konuşulabilecek birçok şey var. Elbette her konuşmanın bir arkadaşlığı başlatmak anlamına gelmeyebileceğini de aklınızdan çıkarmayın. Kafanızda kesin bir başarı beklentisi sizi gereksiz yere heyecanlandıracaktır.

Kendini sevmek

Kendini sevebilmek iyi bir arkadaşlığın/ilişkinin başlatılmasında ve yürütülmesinde kesinlikle gereklidir. Kendinizi gerçekten yeterince seviyorsanız, çevrenizde bir kendine güven havası oluşturursunuz, bu da sizi çekici biri yapar. Bunun birçok sebebi var. Kendine güvenen birisi kendi haklarını korur, reddedilmeyi gurur meselesi yapmaz ve karşınızdaki bilir ki eğer ilişki/arkadaşlık yürümezse bunu kolaylıkla sizinle paylaşabilir, sizi istemeyen birine yapışıp kalmayacağınızı bilir. Elbette kendine güven duyma ile başkalarının haklarını gaspetme arasında ince bir sınır olmalıdır. Kendine hak etmediği aşırı güven duyan ve kendine aşık birisi ise kendini dünyanın merkezinde görür ve herşeye hakkı olduğunu düşünür. Böyle birini ancak kendisini sevmeyen ve ezilse de bunu hak ettiğini düşünmeye hazır özgüveni düşük birisi arkadaş olarak kabul edecektir.

Kendinize güveninizi arttırmak için kendinizi kendinize övün, çevrenizde sizi duygusal olarak besleyen insanlar toplayın, yaratıcı düşüncelerinizi eyleme koyun, kendinize dinlenmek ve eğlenmek için zaman ayırın, birçok farklı düşünceden meslekten çevreden arkadaşlar edinin, kendinizi ödüllendirin, becerilerinizi küçümsemeyin ve kullanın, sezgilerinizi izleyin, kazanma fırsatınız varsa değerlendirin, başarılarınızı kullanın, kendinizi diğer insanlarla eşit görün, duygularınızı bastırmayın.

Benimle ilgileniyor mu?

İlk çıkmaların yüzde 80-90'ı iki kişi birbirine biraz ilgi gösterildiğini anladıktan sonra gerçekleşir. Yani insanlar hiç tanımadıkları birine çıkma teklif etmezler genellikle. Öyleyse eğer biriyle çıkmak istiyorsanız önce onunla önce konuşmak en azından biraz göz teması kurmalısınız. Genellikle birçok kişi birinin kendisiyle çıkmayı kabul edip etmeyeceğini hissedecektir. Eğer birinin sizinle ilgili olup olmadığını bilmiyorsanız, biraz daha sabırlı olun ve çıkma teklif etmeden önce onunla biraz daha konuşmaya çalışın. Konuşma çabalarınıza cevap veriyor mu? Sizinle flört ediyor mu? Size gülümsüyor mu? Size karşı açık mı? Bu sorulara cevap verirseniz sizinle çıkmayı kabul edip etmeyeceğine karar verebilirsiniz.

İlk davet

Biriyle ilgileniyorsunuz ama onunla ilk kez çıkmayı nasıl başaracaksınız? İlk yapmanız gereken onunla ilgili bilgi edinmektir. Daha sonra ona çıkma teklif etmeden önce iletişime girmek için yaratıcı bir yol bulmanız gerekiyor. Çıkma teklif etmeden önce onunla biraz flört ederek nasıl cevap verdiğini görmelisiniz. Çıkma teklifinizi orijinal bir şekilde ve kendinize güvendiğinizi gösterecek bir şekilde yapmalısınız. Yaratıcı olmak her zaman gerekli değildir ancak iyi yapılmış bir teklif eğer reddedilirseniz incinmemenizi sağlar. İlk sefer için hemen herkesin rahat edebileceği ve aşırılıklardan uzak bir mekan seçmenizde fayda var.

Çıkma teklifinizi onun ilgi alanlarını içeren bir aktiviteye davet şeklinde yapmanız kabul edilme olasılığınızı arttıracaktır. Teklifinizi bir şiir, küçük bir hediye, bir çiçek ile birlikte yapmanız ilginizin ciddiyetini gösterebilir. Ancak fazla romantizmin bazı insanları korkutabileceğini ve birçok insanın artık kötü bir çıkma deneyiminden sonra kaçmak için en başında fazla adanmadan ürktüklerini de aklınızda tutmanızda fayda var.

Çıkma teklifinizin başarısı karşınızdakinden çok size bağlıdır. Öncelikle sizin nasıl biriyle arkadaşlık kurmak istediğiniz konusunda net olmanız gerekir. Öncelikte zaten tanıdığınız, sizinle benzer ilgileri olan ve size ilgi gösterdiğini bildiğiniz adayları seçmenizde fayda var. Çıkmak istediğiniz kişinin arkadaşlarıyla tanışıp konuşarak onu daha iyi tanımalısınız. Bir kez karar verdiniz mi, fazla arayı açmayın, kararınızı hemen uygulayın. Elbette bazı durumlarda red cevabı alacaksınız, fakat denemeye devam etmelisiniz.

İlk davet zamanlama

Genellikle çıkma teklifi heyecan vericidir ve hemen o gün için teklif ederiz. Fakat aynı gün için yapılan bir teklif karşımızdakinin sanki evde teklif bekleyen bir kişi olduğunu düşündüğümüz anlamına gelebilir. Eğer birine çıkma teklif etmek istiyorsanız ona zaman tanıdığınızı göstermelisiniz. Hemen o gün için yapılan bir teklif baskı oluşturacaktır. Sizinle çıkmayı düşünse bile eğer başka planları varsa, kafası karışacaktır. Ona bir hafta gibi bir süre bekleyebileceğinizi göstererek planlarına ve kararlarına saygılı olduğunuzu ifade etmiş olacaksınız. Günümüzde nezaket kurallarında artık aşırıya kaçılmıyor. İnsanlar daha rahat ve daha özgür olmayı tercih ediyorlar. Ama buna rağmen örneğin Cumartesi akşamı için bir teklif götürmek istiyorsanız bunu Perşembeden önce yapmanız daha uygun olacaktır. Bu şekilde onun hafta sonu planlarına önem verdiğinizi göstermiş olacaksınız. Ayrıca Cumartesi için Cuma günü yapacağınız bir teklif sanki daha çok istediğiniz şeyler olmadığı için hiç yoktan iyi olduğu için o kişiye bir teklif götürdüğünüz anlamına da gelebilir. Bir süre çıktıktan sonra artık ilişkinizin kendi kurallarını koyacağınız için bu kaygılarınız olmayacaktır.

Davette çok gecikmeyin

"Sabırla goruk helva olur" atasözünü bilirsiniz. Unutun! Bu söz biriyle çıkmaya gelince kesinlikle yanlıştır. Eğer birine çıkma teklifini yapmada çok fazla beklerseniz, bir başkasının teklifini kabul edebilir ve ona teklif etme cesaretinizi topladığınızda çoktan biriyle bir arkadaşlığı başlamış olabilir. Kızlar kendine güvene önem verirler. Eğer adım atma ve teklifte bulunma cesaretinizi gösterirseniz, bunu yaparken heyecanlı bile olsanız, hecanınıza ve red teklifi riskini göze almanızla cesaretinizi gösterecek ve saygısını kazanacaksınız. Evet cevabı almanız kuvvetle muhtemel.

Kadının ilk teklifi getirmesi

Kadınların ilk teklifi getirmesi ancak çok yakın zamanlarda yadırganmamaya başlanmıştır. Yine de bire bir görüşme ayarlamaya çalışması birçok erkek için fazla cesurca bir davranış gibi algılanabilir. Bu nedenle eğer bayan ilk teklifi yapacaksa bunun için birçok arkadaşın da dahil olduğu bir aktivite için yapması akıllıca olacaktır. Üstelik işler beklenildiği gibi gitmezse zor durumda kalmamanızı da sağlayacaktır çevrenizdeki arkadaşlarınız.

Temizlik ve kılık kıyafet

Bir ilişkide izlenimler birbirinizi ilk gördüğünüz anda başlar. Henüz tek bir kelime bile konuşmadan önce sizin nasıl birisi olabileceğiniz konusunda fikir yürütülmeye başlanmıştır. Bu nedenle nasıl göründüğünüz, temizliğiniz, kılık kıyafetinizle ilgili tercihleriniz önemlidir. Görünümüzle ilgili bir dikkatsizlik işinizi oldukça güçleştirebilir. Görünüşünüze gösterdiğiniz özen ilginizi gösterecektir. Rahat ve iyi görünmekte fayda var ama abartılı bir özen şartlarınızı zorladığınız ve fazla beklenti içinde olduğunuz şeklinde yorumlanabilir ve gerginlik yaratır. Resmi olmayan ve üzerinize tam uyan kıyafetler seçmenizde fayda var. Kıyafetleriniz planladığınız aktiviteye de uygun olmalıdır elbette. Eğer planları siz yaptıysanız bunu arkadaşınıza da söyleyin ki tamamen uygunsuz bir kıyafetle gelip zor durumda kalmasın. Aşırı makyaj ya da süsten uzak durun. Daha fazlasını istesin daha azını değil. Arkadaşınızın kılık kıyafetiyle ilgili birazcık iltifat etmeniz iyi olur. Üzerinizdekilerin kişiliğinizi yansıtmasına izin verin. Ne giyeceğiniz üzerinde biraz kafa yorun. Kişiliğinizin tam olarak anlaşılması hemen mümkün olmaz ama kılık kıyafetinizin kendinizi doğru tanıtması ve bırakacağınız ilk izlenimlerin yanıltıcı olmaması en iyisidir. Yanlış izlenimlerle başlayacak bir ilişki bitecek, bitmese de üzecektir.

Dakik olmak

Hiçbirşey bir insanı başkalarının zamanları konusunda dikkatsiz davranmak kadar ben merkezci gösteremez. Bu özellikle karşı cinsle henüz bir arkadaşlığı başkatmak üzereyseniz böyledir. Bir buluşmaya zamanında gitmek karşınızdakinin zamanına saygı duyduğunuzu ve bu görüşmeye önem verdiğinizi gösterir. Eğer randevularınıza hep geç kalırsanız, doğru olmasa bile bu kişiyi hiç dikkate almadığınızı düşündürecektir haklı olarak. Eğer randevunuza geç kalacaksanız muhakkak arayın ve bunu bildirin ve kesinlikle geç kalmayı bir alışkanlık haline getirmeyin.

Görgü kurallarına uymak

Görgü kurallarına uymak bir ilişkinin temellerindendir. Görgü kuralları kültüre, yere ve zamana göre değişebilir elbette ancak eğer buluşacağınız kişinin tutumunu bilmiyorsanız sizin yapmanız gereken en azından yaygın olarak kabul edilmiş görgü kurallarına uymaktır. Örneğin erkeğin kapıyı açması halen yaygın olarak beklenen bir davranıştır. Diğer taraftan birlikte yenilen yemeğin ücretinin sırayla ödenmesi giderek yaygınlaşmaktadır. Yine de arkadaşınızın tutumunu öğrenmeden ilk görüşmede Alman usülünü teklif etmek yakışık almaz. Bizzat ödemek konusunda ısrarcı davranmanız da fazla moço bir tutum olarak değerlendirilebilir. Yani hesabı ödeme konusundaki davranışınızı biraz da gelişmelere bırakmanızda fayda var. Nereye gidileceği ne yapılacağı konusunda da böyledir. Kararların ortak verilmesi daha uygundur.

Önceden plan yapmak

Kendiliğinden olmak mükemmel bir şey olmakla birlikte yeni biriyle tanışacağınızda dikkatli olmakta fayda var. İyi bir ilk izlenim için biraz dikkat gereklidir. Bir teklifte bulunuyorsanız biraz plan yapmanızda fayda var. Örneğin eğer yemeğe çıkıyorsanız bir rezervasyon yaptırmak iyi olur. Planlarınızı arkadaşınızla da paylaşın ki o da kendisini hazırlasın. Saat kaçta arkadaşınızı alacağınızı ve saat kaçta evde olması gerektiğini sormanızda fayda var. Bir süredir tanıştığınız biri de olsa zaman konusunda plan yapmak onu önemsediğinizi gösterir.

Plan özellikle ilk buluşma için çok önemlidir. Kararsız görünmek hoş olmaz, bu yüzden arkadaşınıza sen ne yapmak istersin diye sorup durmak sizin kendinize dair bir fikriniz ya da planınız olmadığını düşündürecektir. Plan basit ve net olmalıdır. Karşınızdakini iyi tanımadığınız bir durumda karmaşık bir durumda kalmak hoş olmaz. İlk görüşmenin amacı birbirinizi biraz tanımak ve devam edip etmeyeceğinize karar vermektir, bunu aklınızda tutun. Her ikinizin de rahat konuşabileceğiniz bir mekan seçmelisiniz. Elbette buluşmanın çok samimi ve yoğun olmasına neden olabilecek kadar özel ya da zula bir yer olmamalı bu mekan. Bir aktivite söz konusu ise basit olmalı ki karşınızdakini tanımak yerine bu aktiviteye bütün dikkatinizi vermek zorunda kalmayın.

İlk buluşma bir heyecan ve sıkıntı kaynağıdır. Arkadaşınızda iltifat edebileceğiniz bir yön bulun bu sıkıntısını azaltıp daha olduğu gibi tanımanızı sağlayacaktır. Eğer arkadaşınızın konuşmakta sıkıntı çektiğini hissediyorsanız onun konuşmasını kolaylaştıracaks sorular sorun.

Çok istekli görünmemek

İlk kez çıkıyor olabilirsiniz, ya da onu biraz tanıdınız ve çok fazla hoşlandınız, her iki durumda da çok fazla istekli görünmek kimi zaman itici olabilir. İlişkilerde zamanlamalarınız birbirinden farklı olabilir. Siz bir an önce daha yakın olmak ve hatta evlenmek istiyor olabilirsiniz. Oysa karşınızda henüz bir ilişkinin etkisinden yeni kurtulmuş olabilir ya da hayatının, işinin vs rayına oturmadığını düşünerek kendisini birine, bir ilişkiye adamaya hazır hissetmiyor olabilir. Bu durumlarda çok fazla istekli görünmek itici olacaktır. Elbette hedeflerinizden de fedakarlık etmeyin. Sinyalleri okuyun, ipuçlarını değerlendirin ve zorlayıcı olmadan karşınızdakinin ilişkiden beklentilerini öğrenin. Hiç zaman kaybetmek istemiyorsanız doğrudan sorun "Hayatının bu döneminde bir erkekten/bir kadından beklentin nedir?" sorusu onu sizden çabucak uzaklaştıracaksa bırakın öyle olsun. Atalarımızın dediği gibi korkunun ecele faydası yoktur. Sizi hiç tanımasına fırsat vermeden de bu soruyu sormayın. Kimbilir sizi tanıdıktan sonra bu soruya vereceği cevap farklı olabilir. Bütün mesele nereye gitmek istediğinden emin olmayan biriyle ne kadar zaman geçirme lüksünüz olduğudur. Otuzlu yaşlarda bir kadın iseniz ve en az iki çocuk sahibi olmak istediğinizden eminseniz, gerçekten zamanınızı dikkatli değerlendirmek zorundasınız demektir. Ya da henüz 18 yaşındasınız ama değer yargılarınız günü birlik ilişkilerden uzak durmanızı telkin ediyor ise, kendinize haksızlık etmeyin ve skor peşinde biri nedeniyle kalbinizin kırılmasına izin vermeyin. Ne istediğinizden ve bunu ne zaman istediğinizden emin olun ve aynı şeyi karşınızdakinin de yapmasını isteyin. Farklı düşünüyorsanız konuşun. Belki sizin aklınıza gelmeyen kaygılar ya da gerekçelerle farklı bir ajandanız olabilir ve duruma göre siz de ajandanızda ufak değişiklikler yapmanız gerekebilir.

Hiç tanışamama ya da konuşma güçlüğü

Evlenmek için doğru insanı bulamayanların en sık yakındıkları bir konu çekingenliktir. Çekingenlik ve kaçınganlık "normal"i de içine alan bir kişilik özelliğini tanımlıyor olsa da psikolojik ve psikiyatrik bir sorun olan "sosyal fobi" ya da "sosyal anksiyete bozukluğu" ile iç içe geçmiş durumdadır ve eğer bu kitabın geri kalanını okuduğunuzda başka bir yanlışınız nedeniyle yalnız kalmadığınıza karar verdiyseniz çekingenlik sorununuz olabilir. Bu bölümü okuyun, kendi başınıza sorununuzu çözmenize yardımcı olabilir ya da bu bölümü okuduktan sonra bir uzmandan yardım almaya da karar verebilirsiniz.

Çekingenlik ve sosyal fobi kimi zaman depresyona bağlı olarak da görülebilir. Durum buysa tedavi ile depresyonunuz düzeldiğinde insanlarla daha rahat iletişim kurabilirsiniz. Kişilik bozuklukları hayat boyu devam eden rahatsızlıklar gibi görülse de çekingen kişilik özellikleri tedaviden çok faydalanırlar. Birçok kişi bu benim yapım ben kendimi bildim bileli böyleydim diyerek durumun değiştirilemez olduğuna inanırlar ve yardım aramazlar. "Kişi yedisinde ne ise yetmişinde de odur" genel olarak bizi biz yapan özellikler bütünündeki devamlılığın ifadesidir, kendimizi değiştiremeyeceğimiz anlamına gelmez.

Çekingenlik, utangaçlık, sosyal fobi ya da sosyal anksiyete bozukluğu ile ilgili detaylı bilgilere ulaşmak için www.sosyalfobi.com sitesine göz atabilirsiniz.